*** SEVGİ YOLU ***
  Gül Aşkın Ülkesidir
 

Beni Unutma!



Beni unutma…
Katlanıp atılmaya layık karalanmış bir kağıt olsam da;
Beni Unutma
Unutma beni; silik bir hatıra olsam da
Rüzgarda ufalanıp savrulmuş bir kalbim varsa da..
Sonbaharda kuruyup ayaklarının dibine düşen bir yaprak olsam da beni unutma…
Karanlıkta farkedilecek bir parıltım dahi yok ama;
Sen bu kurumuş gülü yine de unutma
Işığım yok, güneşim yok, baharım, yeşilim, rengim yok
Ama bir de sen beni yok sayma beni unutma

Cennetten kovuldum, sokaklarda uyudum,
Yusuf oldum, kuyulara atıldım
Ateşlerde soğudum, İbrahim`i buldum;
İsmail oldum, ıssız çöllerde bırakıldım,
Unutuldum ama kimseyi unutmadım

Unutmadım ayağımı ıslatan damlayı bile
Unutmadım üstüne bastığım toprağı bile
Dağlarda ovaları; ovalarda karları unutmadım
Göklerde gezdim, yerleri unutmadım
Varlar hep aklımdaydı
Yokları bile kalbimden silemedim
Unutmak insana yakışmaz, unutmayı sevmedim

Kendim için değil,
Senin kalbinde bir siyah leke olmasın diye söylüyorum inan ; BENİ UNUTMA
Unutma! Unutmak günahtır, bunu unutma , BENİ UNUTMA…


Yazan : İsmail Acarkan / Gül Aşkın Ülkesidir

Senin Hatırına

Ey sevgili
Benim sana yaşattığım değil
Senin benimle yaşadıklarını hatırladığın zaman
Dilerim kalbinde pişmanlık duymuyorsundur
Dilerim benimle yaşadığın güzellikler
Benimle yaşadığın çirkinliklerden daha fazla olsun
Ve ben şunu biliyor, inanıyor ve yaşıyorum ki
Sen benimle her ne güzellik yaşamışsan
Bu senin güzelliğindendir, sendendir
Her ne çirkinlik yaşamışsan bu benim kötülüğümdendir 
 
Sevmek
Sevgiliyi bir beyaz güvercin gibi avuçlarına alıp okşamak ve yüreğine bastırıp korumaktır.
Ama sevgiliyi daha güzel ufuklar bekliyorsa onu salıvermektir sevmek.
Onun uçsuz bucaksız gökyüzünde kanat çırpışlarından sonsuz haz duymaktır sevmek.
Onun kendinden uzaklaşmasına üzülmek değil, gerçeğe uçmasına, hakikate yaklaşmasına sevinmektir sevmek.
Beni bırakıp nereye gidiyorsun demek değil, gittiğin yerlerde dualarımla seni koruyacağım diyebilmektir sevmek.
 
İsmail Acarkan
 








Ben

Açılırken avuçlarım sessizliğe
Ellerinin içindeyim.
Ağlamak geçiyorsa içinden
Ağla...
Gözyaşının içindeyim!..


~ İsmail Acarkan ~



SEVGİLİ

gerçek mutluluk sevgiliyle birlikte olmaktır.
yürümek sevgiliyle aynı yolda adım atmaktır.
gülmek,sevgilinin gülüşünde hayat bulmaktır.
ağlamak,sevgilinin gözyaşlarına dokunmaktır.
ahiret,ebediyyen onunla oturmak ve konuşmaktır.
sevgiliyle yürürken yolların sonu yoktur.
sevgilinin yanında zamanda yoktur

ismail acarkan(ölümü özlemeyen aşkı anlayamaz) 




sevmek kendini bulmaktır..
 


Aşk alemde yazılan en güzel sözdür.

Kalemi ruh mürekkebi candır aşkın

O kalemi tutan ise en sevgili olandır.

Nice can verilmiştir aşka Nice canlar feda edilmiştir aşk yollarında

Ya günümüzde yaşananlar...

Aşk mı acaba.....

Ruhsuz kalplerin duygu hezeyanlarına

Dengesiz duygu dalgalanışlarına aşk denebilir mi?

Ne garip?

Sevmeyi sahiplenmenin diğer adı koymuşuz.

Bencilliğimizi sevginin kıskançlığı diye görüyoruz

Sevmeyi " bu benim " demek için yaşıyoruz.

Halbuki sevmek " ben onunum " demektir.

Sevmek kendini bulmaktır

Başkasına sahip olmak değil

Sevmek kendi öz cevherini keşfetmektir

Başkasını bulup sahiplenmek değil!!!


İsmail Acarkan




AŞK

Aşk Yunus' un çıktığı selamet sahilidir..Tufandan sonra Nuh' un gemisinin oturduğu dağın eteğidir.....
İbrahimin yüreğinde yanan aşk ateşiydi..Nemrutun yaktığı ateş dünya ateşiydi...

İbrahim' in kalbindeki aşk ateşi Nemrut' un ateşine göre ser ve selametli idi...
Ya Musa'nın asası neydi? Aşk değil miydi?...
Nefsin sihirbazlığının bütün hayallerini bir anda yutuvermiş,,Evet, nefs bilgiyi saptırabîlirdi..Ama nefs aşkın karşısında bir hiçti...
Aşk hükümdardır..Herşey onun emrindedir.."Bir şehre hükümdar girince orayı harap eder..."

Eğer kalbimize aşk girerse nefsin tüm putlarını kırar,,temizler...Allah aşkın efendisidir; aşk da kainatın efendisi....

Allahca seven kalbe bütün dünya girse bile o kalbin haberi olmaz,,o kalbe zarar gelmez Ama içinde Allah' a sevgi bulunmayan kalbe dünyanın bir zerresi girse o kalp boğulur,,dünyaya mağlup olur..

Bîr sultanın binlerce kölesi olur ve o memleket itaat sayesinde huzur ve sükunet bulur..Fakat sultansız bir ülkede iki köle dahi olsa orayı kargaşaya boğar..

Aşkı bulana dünya köle olur.. Aşksız olan kargaşanın kölesi olur..Aşk herşeyi tek bir şeye bağlar....

İsmail Acarkan



Önce Yalnızlığım Vardı

Önce yalnızlığım vardı
Sonra güneşler batarken selam verdiler bana
Gecelere arkadaş oldum,
Sevgiyi bulurum diye el uzattım yıdızlara
Arasıra...
Ağlarken yağmur geldi yanıma
Ki ağladığım anlaşılmasın.
Sabah geldi sonra
Ama uyandırmazdı.
Çünkü uyumamıştım.
Önce yalnızlığım vardı.
Sonra sen misafir oldun kalbime.
Artık herşeyim vardı
Çünki sen vardın.

İsmail Acarkan


Sevince Sen

Kimse bilmez...
Gece nerede başlar
Gündüz nerede biter...

Ve kimse bilmez
Benim bittiğim yeri,
Senin de başladığın.

Sanırım...
Her şeyin ayrılacağı gün
Ayırmak güç olacak ikimizi.

Belki...
Geceyi de gündüzü de
Biz ayırırız birbirinden
Gözümüzü kapatınca gece
Açınca da gündüz değil midir?
Ve aşk doğsa kalbimize
Kapatır mıyız bir daha gözlerimizi?

Sevince sen
Sevilince ben olmuyor muyum?
Sana bakınca sen
Bana bakınca ben değil miyim?

İsmail Acarkan

Hatıra
Yalnızlığın aydınlığı göstermez çelikten kafesinde

Çekmelisin sancısını hayatın,
Ansızın yüreğin sıkışmalı
Beni hatırlamalısın.

İsmail Acarkan

ÖNCE KALBE AKAR GÖZYAŞLARI

Seni terk edeceksem görüşmeyelim öyle mi?
Bir gün senle ayrılırsak bir daha buluşmayalım mı?
Bilmem ki sevgili
Nasıl bir sevgidir senin yaşadığın...
Ve bu yaşadığına sevgi denebilir mi?
Korkarım ki gönlün yere bağlıyken
Sen göklerin sevgisini arıyorsun
Bedeninin gözleriyle gökleri görmek istiyorsun
Ben ötelerin insanıyım ama
Sen beni dünyanın insanı sanıyorsun
Ben seni sevgiye, sen bana sahip olmaya çağırıyorsun.
Ben seni ötelere, sen beni dünyaya çağırıyorsun
Artık ağlamak istemiyor musun?
Halbuki aşk gözyaşlarına talip olmaktır.
Acıyı yüreğinde kimseye sezdirmeden taşımaktır
Sevgi, sevdiğiyle acısını değil sevincini de paylaşmaktır
Aşk, gelmeyeceğini bile bile beklemektir
Aşk küreksiz bir kayıkla okyanusa açılma cesaretini göstermektir.
Kapıyı açmayacağını bildiğin halde
Sabırla kapıyı çalmaktır
Terk edeceğini bile bile ona sarılmaktır
Sitemsiz ve şüphesiz...
Sevgiliden bir yudum sevgi istemek değil
O'na gökler dolusu sevgi sevgi sunmaktır
Karşılıksız, hiçbir şey istemeden...
"Nerden çıktın karşıma" demek değil,
Acılarını sevgiliye vermek değil; sevgilinin acılarını da yüklenip sevgilinin sevinci olmaktır
Var mısın böyle bir sevgiye sevgilim!
Cennete gitmek için cehennemlerden geçmeye var mısın?
Kavuşmak için bin yıl beklemeye var mısın?


İsmail ACARKAN

HUZUR KÖŞEMSİN

Ey sevgili
Bilmiyorum bu feryat senin gözyaşlarının yankısı mıdır?
Yoksa... senin özlemin mi? Benim gönlüme çarpıp yankılanmakta.... Nicedir yoksun.
Bana yabancı diyarlardasın. Sesim oraya gelmiyorsa da gözyaşlarımda ayaklarını ıslatmadı mı hala?.. Diyelim ki feryadımı duymuyorsun. Hüznümün de mi senin gözlerinden nasibi yok?
Ah sevgili
Bilmem ki sana ne diyeyim?
Can desem ben neyim?, Canan desem Can kim? Ben miyim? Bensem neden yanımda değilsin!..
Biliyorum hep sabır hep şükür...
Söyle bir tanem bensiz içtiğin suların tadı hep aynı mı?
Sensiz çiçeklerin kokusu yok; bensiz çiçeklerin rengi var mı? Neyle yazıyorum bu mektupları sana biliyor musun?
Kalemimi kalbimdeki mürekkebe daldırıp yazıyorum.
Bu yüzden sözlerim sıcak, bu yüzden sevgin huzur veriyor bana. Ah bir tanem
Sen benim huzur köşemsin
Seni hiç bir şey gölgeleyemiyor sevgili
Ne para ne dünya nede eşya
Ağlama bir tanem
O gözyaşların bu kirli dünyaya akmamalı.
Onlar cennetin ırmakları olmalı....


İsmail ACARKAN


Baharda açan çiçekler vardır, ömürleri kısadır belki; ama

anlattıklarını bir ömür boyu unutamayız .

Uyanısın müjdesini verirler kalplerimize . Bizi sevgiye ve

sevgiliye uyandırırlar.

An gelir; sevdiğimizin başında taç olurlar.

An gelir; sevgilinin hasretini anlattığımız dert yoldaşı olur ve

bizi susturmadan dinlerler.

Sevgiliye sunulacak en güzel armağandır onlar.

Renk renk,koku koku,her biri ayrı bir nağmenin notası

gibidirler.

Karda açan çiçekler vardır. Karları cesaretle delip geçer ve yüzümüze gülümserler. Baharın akıncılarıdır onlar . Kışın kasvetli ülkesini fethedip burçlara bayrak diken akıncı beyleridirler. Her biri bir fedakarlık destanının kahramanıdırlar.

Tozlarda taşlarda açan çiçekler vardır. Sanki açtıklarına pişman gibidirler. Tozdan dumandan silikleşen renklerini utangaç bir şekilde gösterir gibidirler. Kırları, dağları, yaylaları özlerler. Sükuneti, huzuru, barışı ararlar. Ve onlar da bizim gibi mutluluğu şehirde bulamazlar.

Açmadan solan çiçekler de vardır. Kim bilir hangi sevgilinin yasını tutmaktadırlar. Hangi ayrılığın hüznü ile solmuşlardır, kim bilir ?

Rahmet yağmurları bile onların solgun yüzünü güldüremez ama sevgilinin bir tek dokunuşu onları hayata döndürür. Bir öpücük yeter onlara; hemen gülüverirler .

Ama...Hepsinden Ötesi... Kalpte açan çiçekler vardır. Gıdaları aşktır.

Adı GÜL dür o kalp çiçeklerinin Kalpten başka bir yerde yetişmez. Başka bir yerde büyüyemezler

O GÜLLER aşkın sevdahsıdır.

O GÜLLER kalbin meyvesidir.

O GÜLLER cennetin aynasıdır.

O GÜLLER Muhammed rayihasıdır.

O GÜLLER hasretin kanlı yarasıdır.

O GÜLLER ötelerin rüzgarıdır.

O GÜLLER SEVGİLİNİN AYNASIDIR

Gül aşkın ülkesidir.(İsmail acarkan) adlı eserden alınmıştır!
 
  Toplam 75799 ziyaretçi (140774 klik) burdaydı! ARAMADIN KI, BULASIN.....  
 
***"Bir damla gözyaşında saklı “Can” ,,, Bir damla gözyaşı “Can”a hayat bulduran ..."*** "Suskunluğumu en güzel dua kıl YA RABB! ...."*** Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol